Prof. Dr. Çobanoğlu: "Aktarlar da diplomalı olmalı"
Kapadokya Üniversitesi'nin ev sahipliğinde Motif Vakfı iş birliğiyle düzenlenen Halk Kültüründe Sağlık Uluslararası Sempozyumu'na katılan Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Halkbilimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu, "Aktarlar da diplomalı olmalı" dedi.
Yayınlanma :
10.12.2021 08:59
Güncelleme :
10.12.2021 09:06
Kapadokya Üniversitesi Mustafapaşa Yerleşkesi Oktay Sinanoğlu Binası'nda yüz yüze ve çevrimiçi olarak yapılan sempozyumda, Covid-19 küresel salgınıyla bir kez daha önemini ispatlayan 'sağlık' konusunun halk kültüründeki yansımaları ele alındı. Sempozyuma katılan Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Halkbilimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu, pandemi döneminde aktarlara olan ilginin arttığını söyleyerek, "Covid bağlamında aktarların durumu daha önemli hale geldi. Aktarları da içine alan halk tıbbı, halk hekimliği binlerce yıllık deneme yanılma ile ortaya çıkmış devalar olduğu için covide karşıda silah olarak kullanılıyor. Biz biliyorduk ki çörek otu simit olmaz. Geçmişte çörek otu geleneksel olarak kullanılıyordu. Hatta covid ortaya çıkana kadar da ben merak ediyordum. Bizim milletin bu çörek otuna ilgisi nedir diye. İnsan bünyesini daha güçlü hale getirmesine yönelik işlevleri ve fonksiyonları ortaya çıkınca aktarlara olan ilgi çoğaldı" dedi.
"Aktarlar da diplomalı olmalı"
Türkiye'de aktarların başıboş olduğunu söyleyen Çobanoğlu, "Diğer iş kolları gibi aktarlarında, ne olursa olsun satışı ön planda tutan mensupları olduğunu görmezden gelmemeliler. Bu bir disipline bağlanmalı. Çaycıların meşrubatçıların bile bir odası varken aktarların da bir odası olmalı ve aktar olabilmek kolay olmamalı. Belli bir birikimi bulundurmak ve o birikimini aktarmak bağlamında onların da diploması olması lazım. En azından meslek yüksek okulu gibi bir yapılanış bize bunu verebilir. Buna yönelik olarak aktarların da başıboşluktan kurtarılması lazım" şeklinde konuştu.
"Aşıyı doğru anlatamadık"
Çobanoğlu, "Milletimizin doktorlara karşı, hastanelere karşı geleneksel bir çekingenliği var. Bu çekingenliği de yeterince biz okumuşlar aydınlar milletimizi ikna edemediğimiz için, aşıya karşı da göstermekte olduğunu görüyoruz. Aşıya karşı da acaba ne olacak, içinde ne var gibi komplo teorileri bağlamında bunlar ön plana çıkıyor. Bu da sağlık kültüründeki eksiklikleri gösteriyor. Kültürümüzü iyi tetkik ettirerek eksik yönlerimizi telafi etmemiz gerektiği kanaatini uyandırıyor bizde" ifadelerini kullandı.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: