Türkiye’de uzun yıllardır tartışma konusu olan milletvekilliğinin statüsü, yeniden gündemde. Anayasa’ya göre milletvekilliği, bir meslek değil, geçici bir kamu görevi olarak tanımlanıyor. Ancak uygulamada vekillere sağlanan yüksek maaş, özel emeklilik hakları ve ömür boyu devam eden ayrıcalıklar, toplumda büyük bir adaletsizlik duygusu yaratıyor.
Milletvekili Görevdeyken Maaş, Sonrasında Emeklilik
Meclis’te görev yapan milletvekilleri, dönemleri boyunca yüksek maaş alıyor. Üstelik yalnızca belli bir süre vekillik yapmış olmak, “milletvekili emeklisi” sayılmaları için yeterli olabiliyor. Yani sıradan bir vatandaş gibi yıllarca prim ödeme zorunluluğu bulunmadan emeklilik hakkı elde edebiliyorlar. Bu durum, milyonlarca vatandaşın asgari ücretle ayakta kalmaya çalıştığı, prim gün sayısını tamamlamak için onlarca yıl çalıştığı Türkiye’de, tepkilere neden oluyor.
Vatandaş Soruyor: “Meslek Değilse Emeklilik Neden?”
Kamuoyunda en çok sorulan soru şu:
“Eğer milletvekilliği bir meslek değilse, neden emeklilik hakkı tanınıyor? Neden ömür boyu maaş alıyorlar?”
Birçok yurttaş, milletvekilliğinin geçici bir görev olmasına rağmen ömür boyu gelir garantisi sağlanmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu savunuyor. Vatandaşlar arasında sıkça dile getirilen görüşlerden biri de şu:
“Halk yıllarca çalışıyor, binlerce gün prim ödüyor ama yine de emekli maaşıyla geçinemiyor. Vekil ise birkaç yıl Meclis’te oturuyor, ömür boyu yüksek maaşla hayatını sürdürüyor. Bu adalet mi?”
Uzmanlardan Eşitlik Eleştirisi
Siyaset bilimciler ve hukukçular, bu uygulamanın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu vurguluyor. Anayasa’nın 10. maddesinde yer alan “kanun önünde eşitlik” ilkesine dikkat çeken uzmanlar, milletvekilliği görevine tanınan ayrıcalıkların diğer kamu görevlilerinde olmadığına işaret ediyor. Ayrıca, bu durumun toplumda siyasete karşı güvensizliği derinleştirdiği, “millet için değil, kendileri için çalışıyorlar” algısını güçlendirdiği belirtiliyor.
Toplumda Güven Krizi Derinleşiyor
Halkın geniş kesimlerinde yankı bulan bu tartışma, siyasete olan güveni zedeliyor. Vatandaşların büyük bölümü, milletvekilliğinin ayrıcalıklarla dolu bir meslek değil, halka hizmet odaklı bir görev olması gerektiğini savunuyor. “Milletvekilliği ayrıcalık değil, halka hizmet görevidir” diyen yurttaşlar, bu konuda yasal düzenleme yapılması çağrısında bulunuyor.
Reform Çağrıları Yükseliyor
Son dönemde artan tepkiler, siyaset kurumunu da harekete geçirmeye zorluyor. Bazı sivil toplum kuruluşları ve sendikalar, milletvekilliği maaş ve emeklilik sisteminin yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunuyor. Talepler arasında öne çıkanlar şunlar:
-
Milletvekilliğinin meslek değil, yalnızca görev olarak tanımlanması,
-
Emeklilik haklarının sıradan vatandaşla eşit koşullara bağlanması,
-
Görev süresi bittiğinde vekillerin yeniden kendi işlerine dönmesi,
-
Ömür boyu maaş uygulamasının kaldırılması.
Sonuç: Ayrıcalık mı, Görev mi?
Milletvekilliği tartışmaları, Türkiye’de siyasete olan bakış açısını derinden etkiliyor. Bir yanda “milletin temsilcisi” oldukları vurgulanan vekiller, diğer yanda ayrıcalıklı haklar nedeniyle halkın tepkisini çekiyor. Kamuoyunun ortak talebi ise net: “Milletvekilliği ayrıcalık değil, halka hizmet görevi olmalıdır.”
Yorumlar
Kalan Karakter: