"Medya dili ırkçılığı arttırıyor"
Arş. Gör. Dr. Ayşegül Aycan Solaker, Almanya'da yaşayan Türkler üzerine yaptıkları araştırmaya göre özelde Türklerin, genelde göçmenlerin çeşitli sıkıntılar yaşadıklarını söyledi.
Yayınlanma :
27.05.2022 14:37
Güncelleme :
27.05.2022 14:39
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatı Arş. Gör. Dr. Solaker, Hacettepe Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı öğretim üyelerinden Doç. Dr. Erkan Zengin ile birlikte Almanya'da yaşayan Türkler hakkında yaptıkları çalışmanın sonuçlarını değerlendirdi. Almanya'nın 2005 yılında resmi olarak göç ülkesi olduğunu kabul ettiğini anlatan Solaker, bu kabulle Almanya'yı en çok zorlayan grubun sayı bakımından en büyük grup olan Türkler olduğunu ifade etti. Solaker, son yıllarda Türkiye'de sayıları hızla artan göçmenlerin özellikle medyanın kullandığı dil yüzünden şiddete maruz kaldıklarını da söyledi.
"Almanya göçmenleri karşısına değil arkasına almak zorunda"
Solaker, Alman nüfusunun hızla azaldığını ve göçmen sayısının arttığını belirterek, "2050 yılına kadar Alman nüfusu göçmen nüfusun altına düşecek. Eğer Almanya, güçlü bir ülke olarak kalmak istiyorsa göçmenleri karşısına değil arkasına almak zorunda. Türk göçmenlerin üç temel problemi var. Öncelikli olarak temsil noktasında eksiklikler var. Bunu Almanlar da söylüyor. Her ne kadar entegrasyon konusunda Almanya çeşitli anayasal düzenlemeler yapıyor olsa da halk içerisinde uyumsuzluk söz konusu. İkinci olarak fırsat eşitliği konusunda sıkıntılar yaşanıyor. Daha sonrasında ise kimlik vurgusu yerine ortak vatandaşlık vurgusunun ön plana çıkması gerekmektedir. Örneğin medyayı incelediğimiz zaman Alman-Türk diye bir ifade görüyoruz. Alman-Türk gibi kimlik tanımlaması yerine Alman vatandaşı tanımlamalarının medyada yer alması ırkçılığı azaltacaktır. Kanada modelinin başarılı olmasının sebebi de aslında ırkçı söylemlerden kaçınmasıdır" şeklinde konuştu.
Arş. Gör. Dr. Solaker, son yıllarda Türkiye'nin göç alan bir ülke konumuna geldiğini ve meydana gelen olayların önünün alınması için medyanın dilini gözden geçirmesi gerektiğini, birlikte yaşama kültürünün önemli olduğunu vurguladı.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: